Uluslararası danışmanlık, denetim ve vergi hizmetleri şirketi EY (Ernst&Young), 2024 Küresel Etik ve Uyum Raporu’nu yayımladı.
Şirketten yapılan açıklamaya göre, dünya genelinde şirketlerin kurumsal uyum standartlarının, doğru yönetim ve daha sıkı düzenlemelere bağlı olarak yükseldiği görülüyor.
Rapor kapsamında 53 ülke ve 5 bin 464 çalışan ile gerçekleştirilen ankette, iç ve dış baskıların çalışan davranışları üzerinde etkili olduğu ortaya koyuluyor.
Ankette görüş verenlerin yüzde 49’u şirketlerindeki dürüstlük standartlarının son iki yılda iyileştiğini, yüzde 90’ı meslektaşlarının ilgili yasalara, davranış kurallarına ve sektör düzenlemelerine uyum sağladığını söylüyor.
Olumlu seyreden bu eğilimlerin başlıca etkenleri arasında da yönetimin doğru şekilde yönlendirmesi, düzenleyici kurumlardan daha sıkı düzenleme gelmesi, müşterilerden, genel kamuoyundan ve hissedarlardan talep gelmesiyle birlikte çalışanların da baskısı yer alıyor.
EY’nin 2024 Küresel Etik ve Uyum Raporu’nun ortaya koyduğu önemli ve olumlu verilere rağmen katılımcıların yüzde 50’si, değişken piyasa koşullarında şirketlerinin dürüstlük standartlarını korumada zorlandığını belirtiyor.
Aynı zamanda katılımcıların yüzde 30’u, çalışanlara yönelik dürüstlük standartlarının ihlal edilmesinde mevcut makro-ekonomik ortamın en büyük dış baskıyı oluşturduğunu söylerken, yüzde 28’i de en büyük iç tehdidin, çalışanların davranış kurallarını anlamamasından kaynaklandığına dikkat çekiyor.
Dile getirilen diğer dış baskılar ise, siber tehditler, sağlıkla ilgili krizler, finansal performans beklentileri, tedarik zinciri aksaklıkları ve jeopolitik tehditler oluyor. İç faktörler arasında da yüksek çalışan devir hızı ve kaynak eksikliği, yönetimden gelen baskı ve finansal süreçlerin veya kontrollerin başarısızlığı yer alıyor.
Anket ayrıca, üçüncü kuruluşların, önemli uyum ihlallerine ve büyük dolandırıcılıklara yüzde 68 oranında karıştığını gösteriyor.
Şirketlerde dürüst bir şekilde hareket etmenin önemini ortaya koyan ankete göre, katılan yönetim kurulu üyelerinin yüzde 56’sı ve üst düzey yöneticilerin yüzde 53’ü, liderlerin etik davranışların önemini vurguladığını sık sık duyduğu, daha alt kademelerde çalışanların yüzde 33’ünün ise bununla karşılaştığı görülüyor.
Dürüstlük standartları kıdeme göre değişiklik gösteriyor
Aynı zamanda anket, şirketlerde dürüstlük standartlarının rütbeye bağlı olarak değişebildiğine ve kıdemli çalışanlara genellikle daha fazla hoşgörü gösterildiğine dair yaygın bir algının altını çiziyor. Katılımcıların yüzde 31’i, kıdemli veya yüksek performanslı kişilerde etik dışı davranışlara göz yumulduğunu söylüyor.
Ayrıca, yönetim kurulu üyelerinin, resmi bir kanaldan bildirilmeyen potansiyel suistimallerle ilgili endişelere sahip olma olasılıklarının çok daha yüksek olduğu da ortaya çıkıyor (iş gücündeki kıdemsiz üyelerin yüzde 19’una kıyasla yüzde 43).
2024 Küresel Etik ve Uyum Raporu için gerçekleştirilen anket, etik olmayan davranışları ve yanlış uygulamaları bildirmek isteyen çalışanların güveneceği “şikayet ve ihbar” biriminin şirketler tarafından oluşturulması ve bunun dürüst bir iletişim için şirket kültürü haline gelmesi gerektiğini de açıklıyor.
Bu birime sahip olmayan şirketlerin 2022’den bu yana sayısının yarı yarıya azaldığı, sahip olan şirketlerde ise bu birim ile iletişime geçen çalışanların yüzde 54’ünün engellendiğine dikkati çekiyor.
Yönetim kurulu üyesi katılımcıların yüzde 40’ı çalışanların endişelerini bildirmelerinin günümüzde daha kolay hale geldiğini söylerken, çalışan katılımcıların sadece yüzde 26’sı bunu destekliyor.
Benzer şekilde, yönetim kurulu üyesi katılımcıların yüzde 33’ü, çalışanların yalnızca yüzde 14’üne kıyasla, şirketlerindeki ihbarcıların artık daha fazla korumaya sahip olduğuna inanıyor.
Türkiye’de gerçekleştirilen ankete katılanların yüzde 26’sı şirketlerinin dürüstlük standartlarına uyumunun son iki yılda arttığını belirtiyor.
Bunlardan yüzde 46’sı da bu yükselişin nedenini, denetim ve düzenleyici kurumların daha sıkı olmasına, hukuki gerekliliklere, genel kamuoyundan gelen talebin yükselişine, yönetim ve liderlerden gelen yönlendirmeye dayalı olduğunu söylerken yüzde 38’i de hissedarlardan gelen yönlendirmenin etki ettiğini dile getiriyor.
Katılımcıların yüzde 74’ü çalışanların yönetimden beklediği davranış standartlarının son iki yılda büyük oranda arttığını, yüzde 78’i de çalışanların ilgili yasalara, davranış kurallarına ve sektör düzenlemelerine uyduğunu ifade ediyor.
Aynı zamanda katılımcıların yüzde 70’i son iki yıl içerisinde üst düzey yöneticilerin dürüst davranmanın önemi hakkında çalışanlarla iletişimde bulunduğunu, yüzde 78’i kurumdaki yönetimin işlerini dürüstlükle yaptığını düşünüyor.
Öte yandan ilgi çekici bir veriyi de ortaya koyan ankete göre, Türkiye’deki katılımcıların yüzde 36’sı şirketlerinde “şikayet ve ihbar” çözümlerinin daha geliştiğini ve endişelerini dile getirmek için fazla esneklik sunulduğunu söylüyor, bu veri de yüzde 30 olan dünya ortalamasının önüne geçiyor. Veri gizliliği ve güvenliği ortalaması ise dünyada yüzde 21 iken Türkiye’de yüzde 40 olarak belirtiliyor.
“Çalışanların kendilerini her zaman güvende hissetmesi sağlanmalı”
Açıklamada raporla ilgili değerlendirmelerine yer verilen EY Türkiye Adli Teknoloji ve Keşif Hizmetleri Lideri Can Genç, gerçekleştirilen ankette daha iyi bir yönetimin, düzenleyici faktörlerin ve müşteri taleplerinin dürüstlük standartlarını yükselttiğine dair açık veriler bulunduğunu belirtti.
Genç, “Çalışanlar, şirketlerin ve yönetimdeki liderlerin kurallara bağlı kaldığından büyük ölçüde emin olduğunu söylerken, ekonomik çalkantıların, siber tehditlerin ve mevzuat değişikliklerinin bu uyum standartları üzerinde baskı yaratmaya devam ettiğini ve standartları etkilediğini de belirtiyor.
Yüksek dürüstlük standartlarının şirketler için hayati önem taşıdığını göz önünde bulundurduğumuzda, özellikle şirketlere duyulan güvenin kritik bir önemi olduğunu söyleyebiliriz. Bu da üst düzey yöneticilerin bu standartlara bağlı kalması, çalışanlara örnek olması, dürüst ve açık olmanın öneminin etkili bir şekilde iletmesiyle mümkün olabiliyor” açıklamalarında bulundu.
Ankette öne çıkan diğer bir verinin de üst yönetimin etik standartların önemini diğer çalışanlardan ziyade yönetimle paylaşmaya daha fazla önem verdiği konusuna değinen Genç, şunları kaydetti:
“Tüm bunlar doğrultusunda özellikle de alt kademedeki çalışanların nasıl davranmayı seçtikleri konusunda zarar verici sonuçlar ortaya çıkabilir. Bunu önlemek için de çalışanların kendilerini her zaman güvende hissetmesi sağlanmalı ve endişelerinin herhangi bir sonuç doğurmadan değerlendirileceği vurgulanmalıdır.”
EY Türkiye Kurumsal Etik, Uyum ve İnceleme Hizmetleri Lideri Yiğit Deniz Bulutlar ise olumsuz bir durumla ve görüntüyle karşı karşıya kalan çalışanların, şirket içerisinde bunu dile getirebilmesi gerektiğini vurguladı.
Bulutlar, “Bu konunun önemine başka bir şekilde değinmek gerekirse şirket bünyesinde şeffaflıkla bir ‘konuşma’ kültürünün oluşturulması çalışanların şirkete güveninin ve bağının güçlenmesini sağlıyor.
Yaklaşık iki yılda ‘şikayet ve ihbar’ hattı olmayan kuruluşlar neredeyse yarı yarıya düştü ancak bununla birlikte bu birimin sadece var olması değil etkili olarak da kullanılması, çalışanların tereddüt etmeden iletişim kurması da kritik bir önem taşıyor.” değerlendirmelerinde bulundu.
Kaynak : Bloomberg HT