Yıldız patlamaları (novalar) sırasında yaşanan patlama son derece hızlı gerçekleştiği ve ortaya çıkan parlaklık oldukça yüksek olduğu için patlamanın ilk günlerinde neler yaşandığı şu ana kadar net olarak görüntülenememişti. Bu yüzden bilim insanları novalara dair modellerini sonraki aşamalarda yapılan gözlemlere dayandırıyordu. Ancak bu hafta yayımlanan yeni bir çalışma, nova dinamiklerini anlamak için çok daha somut doneler ortaya koydu.
Nature Astronomy’de yayımlanan araştırma, iki yıldız patlamasının daha ilk günlerinde çekilmiş görüntülerini sunarak, nova patlamalarının tek yönlü ve basit bir madde fırlatımı olmadığına, aksine birden fazla akışın, çarpışan gaz katmanlarının ve beklenmedik gecikmelerin rol oynadığı son derece karmaşık süreçlere sahne olduğunu ortaya koydu.
Kaliforniya’daki Yüksek Açısal Çözünürlüklü Astronomi Merkezi (CHARA) tarafından yapılan interferometrik gözlemler (birden fazla teleskoptan gelen ışığı birleştirerek devasa bir teleskopmuş gibi çalışan gözlem tekniği), olağanüstü çözünürlüklü görüntüler oluşturdu. Teksas Teknik Üniversitesi öncülüğünde yürütülen çalışmanın başındaki isimlerden olan Elias Aydi, “Daha önce tek bir ışık noktası olarak gördüğümüz bu patlamaları artık adeta gerçek zamanlı bir videoyu izler gibi gözlemleyebiliyoruz. Karşımızda çok daha karmaşık bir tablo var,” diyerek bu dönüşümü özetledi.
Gökbilimcilerin bu patlamaları doğrudan görüntüleyebilmesinin arkasında, CHARA teleskop dizisinin ışık birleştirme teknolojisi bulunuyor. University of Michigan tarafından geliştirilen bu optik sistem, farklı teleskoplardan gelen ışığı tek bir görüntüde birleştirerek, teorik olarak üç futbol sahası genişliğinde bir teleskopa eşdeğer çözünürlük sağlıyor.
2021 Yılında Patlayan İki Novanın İlk Anları Net Şekilde Gözlemlendi
Araştırmacılar, 2021’de patlayan iki ayrı novayı inceleyerek nova davranışlarının ne kadar farklılık gösterebileceğini doğrudan karşılaştırma fırsatı buldu. Bu hedeflerden ilki olan Nova V1674 Herculis, tarihe geçen en hızlı novalardan biri olarak biliniyor; parlaklığı yalnızca birkaç gün içinde hızla yükselip yine aynı hızla sönmüştü. Ancak patlamadan sadece iki ve üç gün sonra elde edilen yüksek çözünürlüklü görüntüler, bu hızlı evrimin düşündüğümüzden çok daha karmaşık olduğunu ortaya çıkardı. Görüntülerde, birbirine dik iki ayrı yönde fırlayan gaz akışları tespit edildi. Bu bulgu, patlamanın tek seferde gerçekleşen basit bir madde atımı olmadığını, aksine birbirinin içine giren ve çarpışan çoklu maddesel çıkışlardan oluştuğunu gösteriyor. Üstelik tam bu sırada NASA’nın Fermi Gamma-Ray Uzay Teleskobu tarafından kaydedilen yüksek enerjili gama ışınları da, bu çarpışmalar sırasında güçlü şok dalgalarının üretildiğini doğrudan doğruladı. İncelenen ikinci hedef olan Nova V1405 Cassiopeiae, ilk örneğin tam tersine son derece yavaş ve beklenmedik bir şekilde gelişti. Patlamadan sonra yıldızın dış katmanlarının hemen uzaya savrulacağı düşünülürken, gözlemler bu kabuğun 50 günden daha uzun bir süre boyunca yerinde kaldığını gösterdi. Bu, nova tarihinde neredeyse hiç görülmemiş bir davranıştı. Ancak bu uzun bekleyişin ardından madde nihayet fırlatıldığında, ortaya çıkan ani hareket yeni şok dalgalarını tetikledi ve NASA’nın Fermi teleskopu tekrar yüksek enerjili gama ışınları kaydetti. Bu keşif, nova süreçlerinin sandığımızdan çok daha çeşitli olduğunu; bazı patlamalarda maddenin uzun süre tutulabileceğini, daha sonra ise tamamen farklı bir dinamikle dışarı atılabileceğini ortaya koyan ilk doğrudan kanıt olarak kabul ediliyor.
Araştırmanın yazarlarından Laura Chomiuk, bu gözlemlerin geniş etkisine dikkat çekiyor: “Nova patlamaları yalnızca görsel bir gösteri değil; aşırı fizik koşullarının sahnelendiği laboratuvarlar. Maddenin hangi geometrilerde, hangi hızlarda ve hangi aşamalarda fırlatıldığını açıkça görebilmek, bu patlamaları üreten nükleer süreçleri ve evrenin yüksek enerjili ışımalarını daha derinlemesine anlamamıza kapı açıyor.”
Kaynak : https://www.donanimhaber.com/yildiz-patlamalari-bugune-kadarki-en-net-h-liyle-goruntulendi–199411



